KÜNYE HAKKIMIZDA REKLAM
Sosyal Maskelerin Altındaki Gerçek | BİRGÜL AKGÜL
BİRGÜL AKGÜL

[email protected]

Sosyal Maskelerin Altındaki Gerçek

Her maskenin altında gerçek bir hayat ve bazı gülüşlerin ardında derin bir acı gizlidir.

 

Birçoğumuz popüler kültürün de etkisiyle kendimizi daha çok sevmeyi hedefliyoruz. Yaşadığımız kimlik karmaşalarının, öz değer ve öz güven problemlerinin ancak bu sayede çözümleneceğine inandırıldık. Aynı popüler kültür bizi gerçek kimliğimizle, sahici duygularımızla kabul edemediği için de kendimizi herkesten köşe bucak saklıyoruz. Sevilmek ve kabul görmek için kendimizi yeniden şekillendirirken, aslında ruhumuzun bir parçasını kaybediyoruz. Sosyal maskelerimizle gitgide birbirimize daha çok benzediğimiz, kendimizi olduğumuz halimizle ortaya koyamadığımız bir dünyada bırakın kendimizi sevmeyi, herhangi birinin bizi gerçekten sevmesini nasıl bekleyebiliriz? Bizi saklandığımız yerde kim bulacak?

Sahi, güçlü görünmek, kabul edilmek ya da kimseye yük olmamak için gerçek duygularımızı saklamamız gerektiğine nasıl bu kadar hızlı ikna olduk? Bana kalırsa bizi ikna eden mantığımız değil, korkumuz. Gerçek şu ki; günümüz insanı, içinde bulunduğu modern yaşam ve iş hayatı hızlı tüketimi ve kendi içindeki hızlı akışı durduracak duyguları kabul etmiyor. Dünyanın beklentileri bizi sürekli bir yarışta ve performans halinde tutarken, bize içimizdeki sesi susturmayı öğretti çünkü kendimiz dahil kimsenin derin hislerimizle baş edecek becerisi ve zamanı yok. Durup ince şeyleri görmeye halimiz yok, içselleştirip anlamaya mecalimiz yok, olur da idrak edersek çözümlemek zorunda kalırız diye korkuyoruz, kendi gerçekliğimizle yüzleşme cesaretimiz yok. Tam da bu nedenle her birimiz kendi içimizde, kendi çatışan taraflarımızı susturuyoruz, bazen içimizde kendimizin bile farkında olmadığı gizli bir savaş veriyoruz. Peki ya bu savaşın hiçbir kazananı yoksa?

Ya kazanmaya giden yol zayıf yönlerimizi baskılamaktan değil de kendimizi tüm yönlerimizle kabul etmekten geçiyorsa?

Ya değerli olduğumuzu fark edebileceğimiz tek yer kendimiz olduğumuz yerse?

Ya kendimizi sevmek önce ötekinin bizi tüm gerçekliğimizle sevmesiyle mümkünse?

Ya bu saklandığımız yerde, tüm bu maskelerin ardında kimse gelip bizi bulamazsa?

“Gizlenmek zevklidir. Bulunmamak felaket.” diyor D. W. Winnicott

Ya Winnicott haklıysa, ya saklanmak insanın laneti, bulunmamak ise gerçek felaketi olacaksa?


        YORUMUNUZU PAYLAŞIN



YOMRA’DAKİ DOĞALGAZ ÇALIŞMALARINI YETERLİ BULUYOR MUSUNUZ?

YOMRA’DAKİ DOĞALGAZ ÇALIŞMALARINI YETERLİ BULUYOR MUSUNUZ?